Kenan KESKİN Sos. Güv. Danış.

Böylece, "İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" kamuoyunda bilinen adı ile "Torba" ile ilgili görüşmeler muhtemelen öne alınacak olan Genel Seçim öncesine bırakıldı.

Torba yasa süreci biraz hatırlayalım;
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik 2013 Mart'ında Emeklilikte Yaşa Takılanlar ile görüşmüş ve yaklaşık 5 milyon kişiyi doğrudan ilgilendiren 1999 yılındaki geriye dönük yaş şartı getiren yasayı haksız bulduğunu, sigortalıların bu yasadan doğan mağduriyetlerinin giderilmesi için bakanlık bürokratlarına çalışma talimatı vereceğini açıklamıştı.
Bu açıklama Ak Parti'nin bir yıl sonra yapılacak Yerel Seçimlere hazırlanmaya başladığının ilk işaretiydi.
Bu işareti almakta gecikmeyen Staja Takılanlar, Güne Takılanlar, Bağkur Borcuna Takılanlar gibi tüm SGK mağdurları ile, çalışma şartlarının değiştirilmesini isteyen Taşeron İşçileri gibi gruplar seslerini yükseltmeye başladılar.
Yerel Seçim öncesindeki o dönemde Milletvekilleri, Bakanlar ve hatta Başbakan yaptığı açıklamalar ile tüm bu gruplara "mavi boncuk"lar dağıtıyorlar, müjde haberleri medyada yoğun bir şekilde çıkmaya başladığında da bazen yalanlıyorlardı.
Diğer taraftan da "Yerel seçimlere yetişmez ama seçimden hemen sonra bu kesimlerin sorunlarına çözüm üretebilecek bir torba yasa yapılacak ve bu yasa Meclis kapanmadan (1 temmuz 2014) önce mutlaka çıkartılacaktır" söylemiyle ortamı sıcak tutmaya devam ediyorlardı. (Bunun anlamı Cumhurbaşkanlığı seçimlerine torba yasa kabul edilmiş olrak girileceği idi)
Ve nihayet sözü edilen torba yasa, 30 mayıs 2014 tarihinde 60 maddelik bir Bakanlar Kurulu Tasarısı olarak Meclis Başkanlığı'na sunuldu.
Tasarı kamuoyuna açıklandığında mağdurlar üzerinde şok etkisi yaratmıştı.
Çünkü daha önce hükümete yakın medyada "Müjde" başlıklarıyla sözü edilenlerin hiçbirisi bu torbada yoktu:
* Yaşa takılanlara erken emeklilik yoktu.
* Yaşa takılanlara bedava veya düşük prim ödeyerek sağlık hakkı yoktu.
* Güne takılanlara geriye dönük borçlanma hakkı yoktu.
* Eski Bağkur borçlarına af yoktu.
* Bağkur’lulara geçmişteki vergi veya oda kayıtlarına istinaden geriye dönük tescil hakkı yoktu.
* Meslek liselilerin Staj sürelerinin emeklilik için başlangıç sayılması yoktu.
* GSS prim borçlarına af yoktu.
* Sağlık çalışanlarına yıpranma hakkı yoktu.
* Taşeron işçilerine kadro hakkı yoktu.
* Taşeron işçi çalıştırma yasağı yoktu.
* Kadınlarımıza sigorta öncesi doğumlarını borçlanma yoluyla erken emeklilik hakkı yoktu.
Bu şok üzerine mağdurlar bir kez daha ayaklandılar.
Yasa komisyonlarda 45 gün görüşüldü.
Ve üzerine 88 madde daha eklenerek toplam 148 maddeye çıkarılarak 15 temmuzda Meclis Genel Kurulu'na getirildi.
Bu arada 1 temmuz 2014 tarihinde kapanması gereken meclisin çalışmaları 25 temmuz 2014 tarihine kadar uzatıldığı açıklanmıştı.
Malum medya kanallarıyla kamuoyuna verilen sahte müjdelerle, torbanın komisyonlardan geçtiği yeni haliyle beklentileri karşıladığı algısı tekrar pompalanmaya başladı.
Ancak bazı usta gözler, bu yasanın yeni maddeleriyle dahi mağdurların hiçbir soununu çözemediğini görmüş ve sosyal medya üzerinde örgütlenen mağdur gruplarına bu bilgiyi iletmişti.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde Torba Yasa'yı bu haliyle çıkarmak, intihar etmek gibi birşey olurdu. Nihayet torba görüşmeleri tekrar 14 ağustos tarihine, yani 1. tur Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasına kadar uzatıldı.
Seçim 2. tura kalırsa, Alınan oy oranına göre mağdur edilen sigortalıların bazı hakları verilebilirdi..
AKP adayı Erdoğan 1. turda Cumhurbaşkanı seçilince buna gerek duyulmadı. Meclis torba görüşmelerini durdurdu ve Genel Seçim öncesi (1 ekim 2014) devam etmek üzere tatile girdi..

Günümüze kadar olan Torba Yasa süreci böyle işledi.
Sonuçta AKP'nin değerli danışmanları, 1 Torba ile 2 seçimin nasıl kazanılabileceğini de herkese göstermiş oldu.
Biraz şans biraz da muhalefetin beceriksizliği sayesinde işleyen "1 Torba ile 2 seçim kazanmak" projesi, bence siyasi tarihimizin en büyük başarısıdır.
Şimdi sırada 8 ay sonra (erkene alınmazsa) yapılacak son ve en önemli bir seçim daha kaldı: Genel Seçim..
Sn. Seçilmiş Cumhurbaşkanı Başbakan, "Anayasayı değiştirmek" amacına ulaşılabilmesi için AKP'nin Genel Seçimi çok yüksek bir oy yüzdesi ile kazanması gerektiğini açıkladı.
Tahminim;
1 ekim 2014 tarihinde Torba Yasa görüşmelerine kaldığı yerden tekrar başlayacak olan mecliste Ak Parti'li vekiller, verecekleri yeni önergeler ile mağdurların önemli bir kısmını memnun edecek ve daha önce 2 seçimi kazanma başarısını göstermiş bu "Altın Torba" sayesinde AKP, 3. seçimi de Sn. Seçilmiş Cumhurbaşkanı Başbakan'ın istediği oy oranı ile kazanılabilecektir.
Yine de ülkemiz siyasetinde 24 saatte bile çok şeyin değişebileceğini unutmayalım.
Az kaldı..
Bekleyelim, görelim.