Mete Yarar, 15 Temmuz'da Marmaris'te yaşananları dile getirdi
Saat: 09:13

Güvenlik uzmanı Mete Yarar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Marmaris'te konakladığı otelde 15 Temmuz darbe girişimi gecesi hangi olayların yaşandığını bir bir anlattı.
Marmaris'te yaşananlara dair bilinmeyenleri Mete Yarar, Habertürk TV'de Veyis Ateş'in sunduğu programda anlattı. İşte Meter Yarar'ın açıklamalarından satır başları:
İLK DOSYA: HELİKOPTERİN GELİŞİ
"Saat 2'de İzmir'den üsten kalkan helikopterler 3'ü 20 geçe geliyorlar. 3 helikopter. Bölgeyi keşfediyorlar. Helikopterler yeri biliyor muydu? Bazı detayları anlayamazlar. Ağaç yüksekliği gibi şeyleri tespit etmeleri gerekir. Bölgeyi dolaşıyorlar. İniş anında 3 helikopter havada duruyor. Yanlarında makineli tüfek. Ve ateş almak için hazırlar. Otelin otoparkına iniyorlar. Hepsi yavaş yavaş iniyor. Burası çok fazla topraklık alan. Helikopterin dönüşü ile beraber burası toz duman oluyor inemiyorlar. Ve havalanıyorlar. Başka bir alana gidiyorlar.
SUİKAST TİMİ 27 KİŞİ
Uygun alanı bulunca yavaş yavaş iniyorlar. İnenler çok rahat bir şekilde terk ediyorlar. Hafif bir durumda duruyor, herkes iniyor. Üç helikopterden ikisi havada. Korumayı sağlıyorlar. Buraya gelirken 13 tane MAT personeli var. 12 tane İstanbul'dan gelen özel kuvvetlerden var. 2 tane SAT personeli var. 27 kişilik bir ekip. Bize hava desteği lazım. 27 kişiden 4'ü bırakıyorlar. 23 kişi ayağını yere basacak kişi. Suikast timi 27 kişi.
Hava personeli arkadan gelecek, iki grup hep ayrı hareket ediyor. Bir grup sahilden bir grup otelin arkasından dolanıyor.Buraya gelecek ekibin ulaştığı saat 23.45. İniyorlar. İstanbul'dan gelen silahsız bir ekip. Atatürk Havalimanı'nda buluşuyorlar, İzmir Çiğli'ye geliyorlar. Kimse kimseyi iyi tanımıyor.
CUMHURBAŞKANI'NIN EKİBİNİN DARBEYİ ÖĞRENMESİ
Ben yaşadıklarımı, gördüklerimi eğer bir inançlı bir insansam Allah'ın da bir planı var derdim. 8-9 Temmuz, Cumhurbaşkanı Varşova'da. NATO'nun Liderler Zirvesi'nde. Atatatürk Havalimanı'na geliyor. İlk kırılma noktası orası. Serkan Yazcı, İstanbul'da Cumhurbaşkanı ile görüşmek için bekliyor. Cumhurbaşkanı protokolden çıkınca Serkan ile konuşması gereken bir konu olduğunu söylüyor. Erdoğan'ın özel odasına alıyorlar. Serkan Yazıcı, Cumhurbaşkanı'nı davet ediyor. Konuşurken Erdoğan 'Ben otele gidemem' diyor. Yazıcı 'Orası babamın evi' diyor. Cumhurbaşkanı 'Ya ben de denize girmek istiyorum' diyor. Sayın Cumhurbaşkanı'da 'Peki, birkaç gün orada kalırız' diyor.
Eğer Sayın Cumhurbaşkanı tatil yapmayıp İstanbul'daki evinde kalsaydı koordinatları bilinen bir yerde kalacaktı. Ya orayı bombalayacaklardı ya da daha ağır silahlarla gideceklerdi.
KIRILMA NOKTASI
Helikopterle yola çıkyıorlar. Aydın'da arıza yapıyor ve iniş yapıyorlar. Sivil helikopter hava karardıktan 3 dakika sonra iniyor. Sayın Cumhurbaşkanı'nın oraya geldiğini kimse bilmiyor. Bu da bir kırılma noktasıdır.
Üç tane otel var yan yana 1500 oda var ve nerede olduğunu bilmiyorsun. Bu da bir kırılma anı. Küçük bir otelde de olabilir. İlk defa söylüyoruz. Hemen Ankara'yı arayıp Cumhurbaşkanı Otlu Kışlası'nda değilmiş diyorlar. Cumhurbaşkanı'nın yerini bulmaya çalışıyorlar. Herkes söylüyor biliyorlardı. Ama bu plan 3'te harekete geçilecek şekilde hazırlanmıştı. Ama gidip orada bulamayınca Ankara'yı arıyorlar. 1.45'te Çiğili'de 3 helikopter kalkıyor. Darbeciler emir veriyor. Yarbay ve Üsteğmen bilerek helikopterleri arızalandırıyorlar. 4 yerine 3 helikopter kalkıyor. Ankara'dan talimat geliyor, gidin diye. Tam tesisat kuşanıyorlar.
İKİNCİ DOSYA: SUİKAST TİMİ OTELE İNİNCE NE YAPTI?
Biri soldan biri sağdan oteli çembere alacaklar. Tim burada tek sıra halinde kendilerini sol tarafı emniyete alacak şekilde yürüyorlar. Bir helikopter ekibi destekleyecek şekilde yukarıda bekliyor. Tamamen güvenli bir şekilde hedefe doğru yaklaşıyorlar. Kaç kişinin kaldığını bilmiyorlar. Onlar için önemli olan yakın alana gidene kadar çatışmaya girmemek.
Başlangıçta Cumhurbaşkanı'nın burada olduğunu bilmiyorlar. Otlu Koy'da olduğunu sanıyorlar. Cumhurbaşkanı'nın yaveri Çiğli'ye geliyor ve Cumhurbaşkanı Grand Otel'de diyor. İşte o anda plan değişiyor. Otellerin oklarını izliyorlar. Bu istikamette yürürken buradaki bir vatandaş ile askerin arasında geçen sohbette 'Küfürlü bir şekilde Cumhurbaşkanı'nın kaldığı yeri soruyorlar' diyor. Kendilerini biraz daha güvenli bir hale getirmek için sahile gidiyorlar.
İlk Hakan Fidan saat 7'yi 20 geçe Cumhurbaşkanı'nı arıyor. İstiharatta olunca Koruma Müdürü ile görüşüyor. İhbarın geldiğini söylüyor. Ekibinizin silah ve tesisatı nasıl, ekip göndereyim mi diyor. Cumhurbaşknının ekibine tabancalarının yanına uzun namlulu silahların çıkarılması emrini veiyor. Ama daha darbe yok. Olağandışı bir durum olduğunu söylüyor. Darbe ile ilgili söylem olunca ikinci bir olay yaşanıyor. Koruma Müdürü bütün koruma ekibini toplayıp olayı anlatıyor. Cumhurbaşkanı'nın ele geçirilmemesi ile ilgili bir konuşma yapıyor ve herkes helalleşiyor. 9 buçuğu geçiyor. Her biri son kişi ölünceye kadar Cumhurbaşkanı'nı teslim etmeyeceğiz diyor.
SUİKAST TİMİ OTELE GELİYOR
Burası büyük bir otel. Bine yakın odası var. Normalde otele gelince kimin nerede kaldığını bilmiyorsan resepsiyona gidersin. Ama resepsiyona gitmiyorlar. Otelin nerde olduğunu soran adamlar o kadar da basit değil. İstanbul'dan gelen SAT timi ile akademiden gelen öğrenciler önden ilerliyor ve otele doğru hareket ediyorlar. İki yerden girebilirsin ya resepsiyondan ya da yan yoldan. Dar yoldan ilerliyorlar. Gece görüşleri takılı ellerinde kızıl ötesi sistemleri açık ve ilerliyorlar. Önde SATçılar ve özel kuvvet, arkada MAT timleri ilerliyor. Yukarı doğru tımanıyorlar. Otel çok geniş. Farklı yerlerde kalınan yerler var.
O gece yaşanan bir ayrıntı. Darbenin olduğu öğrenilince Serkan Yazıcı bir karar veriyor. Müziği kesiyorlar ve insanların odasına geçmesi sağlanıyor. Tepkiler alıyorlar. Paniği engelledikleri için o gece üzücü bir olay olmuyor. Sivil helikopter kimin denince Serkan Yazıcı'nın diyorlar. Helikopter hazırlanıyor ve gidiyorlar. O gece nedense şöyle bir ayrıntı verdi. Ne oldu bilmiyorum ama pilota depoyu doldurun buralarda olun diyor. Pilot normalde yapmam ama yakıtı doldurmazdım ama o gece doldurdum diyor ve normale göre fazla doldurdum diyor. Cumhurbaşkanı'nın o gece koruması 30 tane. Normalde daha fazla koruması vardır.
CUMHURBAŞKANI DARBEYİ ÖĞRENİNCE NE YAPTI?
Abdest alıp namaz kılıyor ve etrafındaki insanlarla darbeyi nasıl bertaraf ederiz diye konuşma yapıyor. Herkesin refleksi vardır. Ailelerini bir yere gönderir. Ama hepsi birlikte hareket ediyor. Cumhurbaşkanı'nın söylediği önemli kelimelerden biri 'Ben insanlara sokağa çıkmak için talimat verdiğimde benim başka bir yere gitme şansım var mı?' diyor. 'Evladım merak etmeyin ben yanınıza geliyorum. Ben halkımı sokaağa çıkardım onlar ölüme giderse ben de giderim diyor.'
Sayın Cumhurbaşklan'nın tek refleksi var 'Ben halkıma gitmeliyim.' Normalde korunacak olan şahıs bilinmeyen bir yere gider sonra harekte geçilir. Cumhurbaşkanı 'Hayır' diyor. F-16'lar bombalayabilir diyorlar. 'O da olacaksa olsun benim halkım sokakta' diyor..