Genelkurmay Başkanı'nın yaverinden paralel itirafı
Saat: 10:34

15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın yaveri Piyade Yarbay Levent Türkkan, paralelci olduğunu kabul etti.
TSK içinde, hükümeti devirip ülke yönetimini ele geçirmek isteyen bir grup FETÖ üyesi rütbeli askerlerin girişimi başarısız oldu. Konuyla ilgili açılan soruşturma kapsamında paralel yapı üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın yaveri Piyade Yarbay Levent Türkkan, verdiği ifadede darbe girişimiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
NECDET ÖZEL’İ SÜREKLİ DİNLEMİŞLER
Necdet Özel Paşa'yı (Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel) dinleme cihazıyla sürekli dinliyorduk. Cihazı Türk Telekom'da çalışan 'Abi' verdi. Haftada bir cihazları götürüp 'Abi'ye veriyordum. Necdet Özel Paşa, Hulusi Akar Paşa ve Yaşar Güler Paşa döneminde dinleme yapıldı. Ben darbeyi 14 Temmuz 2016 Perşembe günü saat 10.00 sıralarında öğrendim.
HULUSİ AKAR 'KENAN EVREN' OLMAYI REDDETTİ
15 Temmuz öğleden sonra Tümgeneral Mehmet Dişli'nin odasına gittim. O da cemaatçidir. Bize 'Genelkurmay Başkanı'na sen Kenan Evren olacak mısın olmayacak mısın diye soracağım' şeklinde beyanda bulundu. Dişli, Akar Paşa'nın teklifi kabul edeceğini düşünüyordu. Ancak Akar teklifi kabul etmedi. Kuvvet Komutanları da ikna edilemedi.
MEHMET DİŞLİ'NİN TALİMATIYLA KARARGAH'A GİRİLDİ
15 Temmuz Cuma günü saat 20.00-21.00 arasında Genelkurmay Başkanı makamındaydı. Akar en son MİT Müsteşarı Hakan Fidan'la görüştü. Fidan makamdan ayrıldıktan sonra Özel Kuvvetler'den 20 civarında tam teçhizatlı asker Karargâh'a girdi. Dişli de oradaydı. 5 dakika sonra Dişli çıktı bize 'girin' dedi.
'YANLIŞ YAPIYORSUNUZ'
İçeri girdiğimizde Akar Paşa bize 'Yanlış yapıyorsunuz' dedi. Özel Kuvvetler onu götürdü. Sürekli bize 'Yanlış yapıyorsunuz' diyordu.
AKAR'IN EŞİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
Ben orada kaldım. Dişli Paşa beni telefonla arayarak, komutanının eşini aramam konusunda isteği olduğunu söyledi. Ben de hanımefendiyi askeri hattan aradım. Hanımefendi konuşurken gözyaşlarına boğuldu. Meclis'in bombalandığını, sivil halkın öldürüldüğünü TV'den öğrendiğimde pişman olmaya başladım. Yapılanlar katliam gibiydi. "