Yaşlı kanser hastaları sevgiyle ellerinden tutulmayı bekliyor

Geriatrik Onkoloji Derneği'nin düzenlediği, yaşlı kanser hastalarında hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapilerin etkinlik ve yan etkilerinin tartışıldığı 2. Geriatrik Onkoloji Sempozyumu 18.Kasım.2017 tarihinde İstanbul Grand Hyatt Otelinde gerçekleştirildi. Onkoloji alanında yetkin öncü doktorlar, uzmanlar ve onkoloji öğrencilerinin yoğun katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda kanser tedavilerinin etki ve yan etkileri yaşlı hastalar perspektifityle tartışıldı.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof Dr. Aziz Karaoglu:

Batı toplumlardaki benzer şekilde ülkemizde de genel yaşam süresinin artması ile nüfusumuz yaşlanmaktadır. 65 yaş üstü popülasyonun 2013 yılında %7.68’e, 2023’te % 10.2’ye ulaşacagı hesaplanmakta, 2050 yılında ise Türk toplumunda yaşlı olguların yaklaşık 20 milyon civarında olacağı ön görülmektedir. Buna eşlik edecek şekilde yaşlı kanser hastası oranında da hızlı bir yükselme beklenmektedir. Kanserin yaşlanma ile artış göstermesi yanında geriatrik hasta grubunun fizyolojik, psikolojik ve sosyal açıdan erişkin yaş grubundan farklılıklar göstermesi ek zorluklar oluşturmaktadır. Toplumda yaşlı olguların ihmal edilmesiyle yani “ageism” ile birleştiğinde yaşlı kanser hastalarının devasa sorunları olduğunu söyleyebiliriz. 2013 yılında kurulan GeriatrikOnkololoji Derneği bu nedenle yaşlı kanser hastalarının yönetiminin çağdaş ve ideal düzeye ulaşması amacıyla,hem hekimler arasında hem de toplumda farkındalığı ve bilgi birikimini arttırarak bu alanda sağlık programlarının geliştirilmesi için çalışmaktadır. Bu nedenle günümüz onkoloji uzmanlarının geriatri bilim dalındaki gelişmeler hakkında da bilgi sahibi olması, günlük pratik uygulamalarına yansıtmalarına büyük gereksinim vardır. Bu amaçla bu II. Geriatrik Sempozyumunu gerçekleştirmiş bulunmaktayız.
Geriatrik Onkoloji Derneğinindüzenlediği 2. Sempozyumun baskanı Anadolu Sağlık Merkezi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Şeref Kömürcü:

“Bu sempozyumda Hedefe Yönelik Tedaviler ve İmmünoterapilerde yan etkilerin yönetimini yaşlı hastalar yönünden tartıştık. Her geçen gün hedefe yönelik tedavilerin ve immünoterapilerin onkoloji pratiğindeki kullanımı artmaktadır. Geriatrik grupta bu tedavilerin etkileri ve toksisite profilleri farklı olabilmektedir.” dedi. Dr.Kömürcü 2000 yılından bu yana onkoloji biliminde değişim hızı çok arttı, özellikle hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapilerin yoğun olarak kullanılması ile günlük pratiğimiz hızla değişti. Bu tedavilerde yan etkilerin proaktif sorgulanmasının ve araştırılmasının önemi anlaşıldı. ÇÜNKÜ GÖRÜLDÜ Kİ TEDAVİLERDEKİ BAŞARI, ETKİN YAN ETKİ YÖNETİMİNE BAĞLI. Bu destek etkin şekilde yapıldığında, acile başvurular ve yoğun bakıma yatışlar çok azalmaktadır. Ayrıca ilaçların dozlarını azaltmadan veya kesmeden optimum tedaviler verilebilmektedir. YAŞLI KANSER HASTALARINDA DA KANSER TEDAVİLERİ UYGUN DOZ VE PROAKTİF YAN ETKİ YÖNETİMİYLE UYGULANDIĞINDA SONUÇLAR GENÇ HASTALARDA OLDUĞU KADAR BAŞARILIDIR. Maalesef çeşitli araştırma protokollerinde yaşlı hastalar düşük oranda temsil ediliyor, ancak gerçek hayatta günlük uygularımzda ise hastalarımızın neredeyse %40 ı geri atrik yaş grubu olgularıdır. Bu kalabalık popülasyonla ilgili yeterli veri yok. Bu grup hastalar da bizden yardım bekliyorlar. Sadece yaş durumuna göre tedavi planlamada büyük eksiklikler olabiliyor. Özelliklegençyaşlardakihastalardankırılganolanlardafazlatedavi “overtreatment”, yaşlı hastalardan fit olanlarda ise az tedavi “undertreatment” çok önemli ön yargı hatasını oluşturmaktadır. Bu nedenle tedavi protokolleri ve ilaç dozları sadece yaş durumuna göre değil,performans durumu,ek hastalıklar ve organ fonksiyonlarına göre planlanmalıdır.

Geriatrik Onkoloji Derneği Kurucu üyesi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim üyesi Beslenme ve Metabolizma Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Rüksan Çehreli, kanser hastalığının gelişiminin önlenebilmesinde ve tedavide beslenme tedavisinin çok önemli olduğunu vurguladı.

“YAŞLI KANSER HASTALARININ TEDAVİSİNDE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME YAŞAM KALİTESİNİVE GENEL YAŞAM SÜRESİ ÜZERİNE OLUMLU ETKİ YAPIYOR” dedi.

Özellikle son yıllarda kanser tedavilerinde uygulanan medikaldiyet uygulamaları ve bazı nütrientlerin bilimsel çalışma sonuçlarına göre yararlı veya zararlı olabilecek özelliklerine vurgu yaptı. Ancak bu konudaki çalışmalarda özellikle tümör hücreleri ve nütrientilişkileri konusunda ki verilerin önemli olduğunu ve uygulamalarda çok dikkatli olmak gerektiğini belirtti.Yaşlı kanserli hastaların tedavi süreci içinde özellikle malnütrisyon ve kaşeksi tablosunun gelişmesini engellemeye çalışmanın tedavi yanıtına ve sağ kalımına olan etkisinin önemli olduğunu söyledi.Bu amaçla hastaların tanı aşamasında mutlaka beslenme durumunun değerlendirilmesi gereklidir dedi.Yaşlı kanser hastalara nutrisyon tedavisinin hastaların immün sistemi güçlendirme açısından önemli bir katkı sağlayabileceğini “belirtti.

Yaşlı kanserli hastalarımıza en güzel yaklaşımımız, “ONLARIN RUHLARINI OLDUĞU KADAR VÜCUTLARINI DA YETERLİ VE DENGELİ BİR ŞEKİLDE BESLEYEREK TEDAVİYE BAĞLI KOMPLİKASYONLARI AZALTMAK VE YAŞAM KALİTELERİNİ ARTIRMAK OLMALIDIR” dedi.