A24.com.tr » magazin » Zerrin Özer: Kızlar evlenene kadar bakire olmalı - Zerrin Özer kimdir nereli kaç yaşında?

Zerrin Özer: Kızlar evlenene kadar bakire olmalı - Zerrin Özer kimdir nereli kaç yaşında?

Zerrin Özer: Kızlar evlenene kadar bakire olmalı - Zerrin Özer kimdir nereli kaç yaşında?

Ünlü şarkıcı Zerrin Özer, kadınlar ve erkeklerle ilgili çok konuşulacak açıklamalar yaptı. Özer, kız çocuklarının evlenene kadar bakire kalması gerektiğini savundu.

Türk Pop müziüğinin ünlü isimlerinden Zerrin Özer'den tartışma yaratacak açıklamalar geldi.

Yıllardır müzik sektörünün içinde olan Özer, verdiği kiloların ardından yepyeni bir görüntüye kavuşurken, Posta gazetesine verdiği röportajda kullandığı ifadelerle çok konuşulacak gibi görünüyor.

İşte röportajdan öne çıkan başlıklar;

Aşk var mı?

Ben aşka inanmıyorum ki... Menfaatsiz hiçbir ilişkiye inanmıyorum. Geçmişte güzel ilişkilerim oldu ama sonunda bana bunu dedirttiler.

Uzun zamandır kimseyle anılmıyor adınız...

Her an bir erkeği ayartabilirim. Akrep burcuyum. Flörtözüm. Ama flörtlerim uzun sürer ve ilişkiye dönüşür.

Peki hayatınıza alacağınız insandan ne beklersiniz?

Şefkat ve sadakat. Bu zamanda bunlar yok artık. O duyguyu özlüyorum. Bir de zaten Türk erkeklerin yüzde 50’si biseksüel.

Büyük bir iddia olmadı mı?

Kızacaklar biliyorum ama gerçekleri söylüyorum. Bana hayat bunu gösterdi. Örf ve adetler o kadar baskın ki erkekler bunu itiraf edemiyorlar. Kim söyleyebilmiş ki Türkiye’de ‘Ben gay’im’ diye!

Melek Baykal, "Genç erkeklerle birlikte olan kadınlar kendilerini kandırmasın. O erkekler ya paraları ya şöhretleri için birlikte oluyor onlarla" dedi.

Asla katılmıyorum. Benim arkadaşlık ettiğim tüm erkekler benden küçüktü. Ne demekmiş o öyle! Sevemez mi ya? Tabii ki sevebilir. Bir de Melek Hanım büyük konuşmasın. Hayatta hiçbir şey için büyük konuşmamak lazım.

Yaşlanmakla aranız nasıl?

Yaşlanmayı kabullenemiyorum. Bazen geriye bakıp düşünüyorum ve diyorum ki, "Ben o kadar seneyi yaşamış olamam." O yüzden sürekli geçmişten bahseden arkadaşlarımı da sustururum hemen. Zaten istediğim çoğu şeyi yapamadım. Yüreğimi sızlatan, içimde kalan çok şey var.

Mesela?

Deli gibi konservatuar sınavlarına hazırlanıyordum. Opera istiyordum. Sınav günü koştum gittim. Konservatuarın bahçesi bomboş. Meğer sınav bir gün önceymiş. Canım annem, nur içinde yatsın. Bana özellikle söylememiş. "Neden" diye sordum, "Ne bileyim kızım. Orada hep hippiler vardı. Korktum başına kötü bir şey gelir diye" dedi. Belki dünyaya seslenen bir operacı olacaktım. Bir de aile kurmayı, anne olmayı çok isterdim. O da içimde yaradır.

"ERKEK HER ZAMAN BİR ADIM ÖNDE OLMALI"

Kendinize 'kadın-adam' diyormuşsunuz.

"Başarıya giden yol prodüktörün yakınından geçer" lafı gerçek. Tüm bunlardan kaçmak için çok mücadele verdim. Arkamda kimse yoktu. Annem pencerelerde beklerdi beni. O yüzden kendime koruma kalkanı oluşturdum. Herkese yaşına bakmaksızın "Abi" derdim. Ekonomik gücünüz olunca kimseye eyvallahınız olmuyor. İster istemez 'kadın-adam' oldum.

Bu durum yaşadığınız aşklarda dengesizlik yarattı mı?

Bir ilişkinin içindeyken erkek her zaman bir adım önde olmalı. Biraz eski çağlardaki insanlar gibiyim. Bence her kadının bir erkeğe ihtiyacı var. Belki yaşadığım zorluklardan, mücadelelerden sonra içimde yalnız kaldığımı düşündüğüm için. Bilemiyorum. O 'kadın-adamlığı' fazla kaçırdım galiba..

"KIZ ÇOCUĞU EVLENENE KADAR BAKİRE OLMALI"

Tecavüz gibi ağır bir travma yaşadınız geçmişte...

Evet, bu yüzden bekaret içimde kalan bir ukde oldu. Belki tecavüze uğramasaydım bekarete böyle bir anlam yüklemeyecektim.

Kız çocuğunuz olsa onun da evlenene kadar bakire olmasını ister miydiniz?

Evet, bakire olarak yetiştirirdim. Yani ben aşırı rahatlığı, saygısızlığı sevmiyorum. Şimdiki insanların modernlik anlayışını benimsemiyorum. Saygı, edep kalmadı artık.

Ülkede bir özgürlük tartışması sürüyor. Siz kendinizi özgür hissediyor musunuz?

Türkiye'de son derece özgür hissediyorum. Çağ atlarken çoğu konuda Amerika'nın 100 sene gerisinde kaldık ama maşallah ahlaksızlık konusunda onlarla eşit ilerliyoruz. Ahlaksızlık diz boyu. Özgür olmak her istediğini istediğin gibi yapma hakkı tanımaz. Öyle şeyler duyuyorum ki aklımı oynatıyorum. Karı-koca yanlarına üçüncü bir partner aramaya çıkanlar var! Bu özgürlük değil, sapkınlık. Ahlaksızlık!

ZERRİN ÖZER KİMDİR?

Zerrin Özer, 4 Kasım 1962‘de Ankara‘da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladı.
Anne ve babasının ayrılığı çocukluk yıllarının mutsuz geçmesinin en büyük sebebi oldu. Kendi çalışmasıyla 1975‘te katıldığı TRT yarışmasında birinci olmasının verdiği heyecan ve cesaretle müziğe yoğunlaştı.

1978 – 1980 yılları arasında Türkiye’nin ünlü orkestralarından, İstanbul Gelişim Orkestrası ile caz ve dans müziği yaptı.

1979 yılında çıkardığı ilk plağı “Yalvarırım” beklenen ilgiyi görmedi. 1980‘de ilk plağının hemen bir yıl ardından Orhan Gencebay imzalı şarkısı “Gönül” beklenmedik bir başarı yakaladı ve için şöhret yolunda dev bir adım oldu.

1982 yılında Paris Eyfel Kulesi‘nde “Binbir Gece” adı altında Türkiye‘yi tanıtıcı konserler verdi. Bir yıl sonra Paris’teki Olympia‘da bir resital için sahneye çıktı.

1988‘de “Bırak Ellerimi“, ardından 1989‘da “Dünya Tatlısı” albümünü çıkardı. Müzik çalışmalarına “Dünya Tatlısı” albümünün ardından iki sene ara verdi.

Takvimler 1991‘i gösterdiğinde “İşte Ben” albümüyle hayranlarının karşısındaydı. “İşte Ben” albümü bir çok ödüle layık görüldü. Hızlı başlayan 90’lı yıllar Özer için üzücü devam etti. Önce evliliği sona erdi ardından bir çok sağlık problemi ile karşı karşıya kaldı.

2000 senesinde piyasaya çıkarttığı “Bir Zerrin Özer Arşivi” adlı toplama albüm ile sanat hayatında ikinci kez en iyi albüm ödülünü kazanan Özer, 2001 senesinde Ben adlı bir toplama albüm daha çıkarttı. 2002 yılında, uzun bir aradan sonra ilk stüdyo albümü olan Ben Sana ve 2005 yılında yoğun ilgi gören türkü & caz albümü Ölürüm Ben Sana‘yı çıkarttı. Ölürüm Ben Sana albümü, Altın Plaködülüne layık görüldü.

YORUMLAR
  İstanbul'da sömestrin en eğlenceli adresleri
İstanbul'da sömestrin en eğlenceli adresleri