Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz canlı yayında gerçekleri anlattı
Saat: 15:52

Suudi konsolosluğunda katledilen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 8 Eylül’de nişanlısı Hatice Cengiz’le son görüşmesinin ardından nişanlısı canlı yayında her şeyi anlattı.
Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı Hatice Cengiz canlı yayında cinayet ile ilgili bildiklerini bir bir anlattı.
Habertürk TV’de Mehmet Akif Ersoy'a açıklamalarda bulunan konuşan Cengiz şunları söyledi:
Merhumun ailesine evlatlarına yakın dostlarına Suudi Arabistan halkına baş sağlığı diliyorum. Arapça bilmemden dolayı bir takım STK'larla, Arap baharından sonra gelen entelektüel gruplarla, yazarlarla yakın temas içindeydim. Coğrafya ile haşır neşir olmam bu süreçte başladı.
Cemal Bey ile tanıştığımızda kendisini takip ettiğimi yazılarını okuduğumu söyledim. kısa bir tanışma faslından sonra konuşma ortak alanların çok olmasından dolayı olması gereken yere evrildi. Kendi yazılarının burada da yayınlanmasını konuştuk.
Çünkü Cemal Bey Avrupa ve Amerika'da çok tanınan bir gazeteci olmasına rağmen Türkiye'de pek tanınmıyordu.
Türkiye'ye geldiğinde görüştük. Bu konuşmadaki elektrik arkasından gelecek konuşmaların daha özel bir ilişki olacağını gösteriyordu.
Kendisi ABD'ye döndü ama tekrar gelmek istediğini söyledi.
Biz tanıştığımızda 1,5 yıldan bu yana ABD'de yaşıyordu. Suudi Arabistan'daki dönüşümde yıpranmaktansa üretmeye devam etmek istedi.
ABD vatandaşlığı başvurusu vardı ama henüz onaylanmamıştı. Suudi Arabistan vatandaşıydı. Çok büyük bir yalnızlık yaşıyordu. Belki bizim tanışmamız sonrasında duygusal ilişkiye yönelmesinin en büyük nedeni, Cemal bey'in o dönemde büyük bir yalnızlık yaşıyor olmasıydı.
Suudi Arabistan'daki ailesiyle ilgili derinlemesine bilgim yok. Son evliliğinin siyasi nedenlerden dolayı bittiğini söylemişti bana. Hem çok yalnız hem de çok üzgündü.
Kendisin çok yalnız hissettiğini arkadaşlarından haber alamadığını, arkadaşlarının önemini ve içinde bulunduğu durumu aşamadığını söylüyordu.
Cemal Bey'in gene olarak duruşunu muhalif olarak tanımlamak ne kadar doğru olur bilmiyorum. Şu an ülkesinde bir dönüşüm var.
"Arkadaşlarıma yazma imkanı verilmiyor bunu benim yapmam lazım" derdi. İçerideki arkadaşlarının sorumluluğu vardı üzerinde. Günün büyük kısmını bu üzüntü ve düşüncelerle geçiriyordu.
"Bu evrakı mutlaka almak zorundasınız dendi"
Konsolosluğa gittik, çok evliliğe izin vermeyen bir sistemimiz var. O nedenle bireyin evli olmadığını gösteren bir evraka ihtiyacı var evliliğin gerçekleşmesinin. Bu nedenle gittik oraya. Başka şekilde alınabilir mi sorusunu araştırdık. Ben, ABD'deki Suudi Arabistan Konsolosluğu'na gidip belge istediğini bilmiyorum. Bana bu konuda bir şey söylemedi. Bana bunu mutlaka söylerdi.
Konsolosluktan hangi belgeleri almamız gerektiğini soruşturduk. Konsoloslukta gerginlik çıkmaması için, talebi kabul edilmez diye başka yollar aradı önce.
"Evliliği başka bir ülkede gerçekleştirsem de yine bu belgelere ihtiyacım var mı?" sorusuna yanıt aradı.
Konsolosluğa gidince sorgu ya da ülkesine dönmesine yönelik baskı olabilir mi sorusu zaten hep aklındaydı ve buna hazır olmadığını söylüyordu.
"Konsolosluğa girerken çok endişeliydik"
Başka ülkeye gitse de Arabistan'ın bir konsolosluğa gidip kağıt alması gerektiği bilgisi verildi bize. Cemal Bey o zaman, "Türkiye'deyim. Burası güvenli. Başıma istenmeyen bir şey gelse dahi burada hızlı bir şekilde çözülür" diyordu. Cemal Bey, çekindiği için bu işi sona bıraktık.
Konsolosluğa girerken çok endişeliydik. Beni almadılar içeri ve endişemiz arttı. Kapının önünde ayrılmadan, sürekli içeriden kimler çıktı, hangi arabalar çıktı gibi şeylere dikkat ettim. Sürekli etrafı kolladım. Ama ilk görüşmede bir süre sonra Cemal çıktı ve yüzü gülüyordu, çok neşeli çıktı.