AKP ile MHP ilk ortak mitingi İzmir'de yapıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Bahçeli, program öncesinde bir süre sohbet etti.

Bahçeli'nin ardından kürsüye çıkan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

"Selanik'in, Girit'in, Üsküp'ün, Kosova'nın, Varna'nın, nice Balkan şehrinin acısını dindiren İzmir. Ülkemizin tüm renklerini, tüm zenginliklerini kendinde toplayan İzmir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ordularının 9 Eylül'de yeniden özgürlüğüne kavuşturduğu İzmir, gavuru denize döken, garibi bağrına basan İzmir. Doğu'nun Batı'ya açılan kapısı, Batı'nın da Doğu'yla ilk selamlaştığı yer olan İzmir. Anadolu'daki tüm medeniyetlerin, ticaret yollarının, kültür kuşaklarının beşiği olan İzmir. Türkiye'nin sadece siyasi değil, iktisadi bağımsızlığının da sembolü İzmir, sizleri yürekten selamlıyorum İzmir.

CUMHUR İTTİFAKI 15 TEMMUZ'DA KURULDU

Bugün Cumhur İttifakı'nda birlikte olduğumuz Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'yle birlikte huzurlarınızda olduk. Dikkat edin bizimki bir Cumhur İttifakı'dır. Sayın Bahçeli ile ilk ortak mitingimizi buraya çok önem verdiğimiz için İzmir'de yapıyoruz. Hep söylediğim gibi Cumhur İttifakı'nın kökleri '411 el kaosa kalktı' manşetlerinin atıldığı dönemlere kadar gider. Biz Cumhur İttifakı'nı masa başında değil 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı birlikte mücadele ederken meydanlarda, sokaklarda kurduk.

İnşallah bizim bu birlikteliğimiz pazara kadar değil mezara kadar sürer. Türk siyasetinin son yıllardaki en dirayetli siyasetçisi olarak gördüğüm Sayın Bahçeli'yle birlikte ülkemizin önüne kurulan tuzakları birer birer bozarak yolumuza devam ediyoruz. İzmir inşallah Cumhur İttifakı'nın en büyük başarıyı gösterdiği yerlerin başında gelecektir.

Gençler, beyler kapı kapı dolaşıyoruz, hanım kardeşlerim kapı kapı dolaşıyoruz. Unutmayın kale içeriden fethedilir. Siz kararı verirseniz evelallah bu iş biter. Bu vesileyle Sayın Bahçeli'ye ve Milliyetçi Hareket Partisine gönül vermiş tüm kardeşlerimize bugüne kadar sergiledikleri asil duruş için şahsım, partim ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

"YILLARDIR ATATÜRK'Ü İSTİSMAR ETTİLER"

Soruyorum size, bunların dile getirdikleri korkulardan hangisi doğru çıktı? Var mı doğru çıkan bir şey? Biz insanımızın giyimine mi karıştık, yediğine, içtiğine mi karıştık? Ama bunlar ne diyor? 'Bunlar gelirse şöyle olacak, böyle olacak.' Ya 17 yıldır iktidardayız, işte şu anda karşımda hanım kardeşlerime bakıyorum, herkes istediği gibi giyiniyor ve şu anda inanıyorum ki bu kardeşlerim bunlara en güzel cevabı veriyorlar. Yıllardır Atatürk'ü istismar ettiler. Peki bunların Atatürk'ün Türkiye'yi muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkarma vasiyetine şöyle tırnak ucu kadar bir katkılarının olduğunu gördünüz mü, duydunuz mu?

Adını Aydınoğlu Gazi Umur Bey'den alan Gaziemir'in ilk fethedilen yeri Seydiköy'dür. Gazi Umur Bey tam 8 asır önce burayı fetheden Seydi Baba adına bir türbe yaptırıyor. Bunlar Seydi Baba'nın türbesini tarumar edip yerini de bir besi çiftliğine peşkeş çektiler. Yunan'ın burayı işgal ettiğinde cesaret edip yapamadığını maalesef bunlar gerçekleştirdiler. Aynı şekilde yıllardır yönettikleri bu şehirde hiçbir sorunu çözemedikleri gibi hükümet tarafından yapılan yatırımları bile doğru dürüst değerlendiremedileridir.

KILIÇDAROĞLU İZMİR'E SADECE RANT ANLAYIŞIYLA BAKIYOR

Bu seçimlerde İzmir'e büyükşehir belediye başkan adayı gösterdiler. Bu aday CHP'nin adayı değildir. Bu kişiye genel merkezinden, İzmir teşkilatına kadar tüm CHP karşıydı. Bu kişi bizatihi Kılıçdaroğlu'nun kendi adayıdır. Her yönüyle örtüşüyor, yalansa yalan, iftiraysa iftira. Adaylık icazetini de İzmir'den değil, Kandil'den almıştır. Bu adayın İzmir'e hizmet etmek, yatırım getirmek, proje üretmek gibi bir derdi de yok, öyle bir kalitesi de yok zaten. CHP'nin Buca adayını son anda değiştirmesinin sebebi de Kılıçdaroğlu'nun İzmir'e sadece rant anlayışıyla yaklaşıyor olmasıdır. Bunlar İzmir'e 'ceketimizi assak bile kazanırız' diye baktıkları için, İzmirlileri umursamıyorlar. Amaçları belediye yönetimini CHP görüntüsü altında bölücü örgüte teslim etmektir, öyle mi.

Kendileri ne kadar saklamaya çalışırlarsa çalışsınlar, bölücü örgütün emrindeki partinin eş başkanı açıkça ifade etti, 'Mansur Yavaş da Ekrem İmamoğlu da İzmir'deki de HDP'nin oylarıyla seçildiğini bilecek' diyerek adeta meydan okudu.

EY SEZAİ, DEFOL GİT KUZEY IRAK'A

Ne diyor? Kürdistan'da diyor. Şimdi ben buradan, İzmir'den sesleniyorum. Benim ülkemde Kürdistan diye bir bölge var mı? Benim ülkemde Güneydoğu Anadolu Bölgesi var, Doğu Anadolu Bölgesi var, Karadeniz var, Akdeniz var, Orta Anadolu var, Ege var, Marmara var ama benim ülkemde Kürdistan diye bir bölge yok. Ey Sezai, sen Kürdistan'da yaşamak istiyorsan Irak'ın kuzeyinde var, defol git oraya, orada yaşa. Şimdi buradan bir şeyi özellikle söylüyorum. İzmir'de yaşayan benim Kürt kardeşlerim, dikkat edin seçerek kullanıyorum, Kürt kardeşlerim diyorum. Çünkü bizde ayrım yok. Biz Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Romanıyla, Boşnağıyla, tüm göçmeniyle, muhaciriyle yaradılanı yaradandan ötürü sevdik, ama bunlar ülkemizi bölmeye çalışıyorlar, bizi parçalamaya çalışıyorlar. Ne diyor, 'Kürdistan'da oylar HDP'ye, batıda oylar...' Diyorlar ki 'AK Parti ve MHP'ye oyları kaybettireceğiz.' Ben İzmir'e sesleniyorum, bu adamın alacağı cevap nedir? Bunlara, CHP ve ittifaka İzmir'de seçimi kaybettirmektir. Buna var mıyız, bunlara en güzel cevabı 31 Mart'ta vermeye var mıyız? Ben sizlere inanıyorum. Ardından diyor ki 'İmamoğlu da bilecek ki İstanbul için 3 milyon Kürt'ün oyu, Ankara'da Mansur Yavaş bilecek ki Kürtlerin oyunu almadan burada seçim alınmaz.' Adama bak, tamamen ülkeyi bunlar bir proje... Çünkü partileri proje, kendileri de proje.

"SEÇİME NİYE GİRMİYORLAR"

İzmir'de aynı oyun oynanıyor, Menderes'te, Karşıyaka'da, Bayraklı'da, Bornova'da, Karabağlar'da, Çiğli'de diğer ilçelerde CHP'nin belediye meclis üyeleri listesinde bölücü terör kontenjanından çok isim var, bunu bilin. Seçime girmiyor, niye girmiyorlar? Çünkü CHP'nin listesinden bunlar zaten seçime girdiler. Söylesiniz bunu da inkar ederler. Peki öyleyse geçmişte İzmir'deki her seçimde büyükşehir ve ilçelerde aday gösteren bu parti 31 Mart'ta niye listelerde görünmüyor, neden? Çünkü bu seçimde kendi adıyla değil CHP adına yarışıyorlar.

Aynı şekilde adı 'İYİ' kendi karışık partinin büyükşehirde ve ilçelerin birkaçı dışında adayı var mı, yok. Çünkü onlar da kendileri için değil CHP ve bölücü örgütün emrindeki parti için çalışıyor. Bu maskeli baloya ne gerek var? Biz de seçimlere ittifakla giriyoruz, Cumhur İttifakı olarak çıktık. Delikanlıca, mertçe, açıkça milletimize hangi şartlanda nasıl bir birliktelik içinde olduğumuzu söyledik. İzmir'de büyükşehir adayımız, ilçe adaylarımız belli. Milletimizden gizlediğimiz, sakladığımız hiçbir şey yok. Söyleyeceklerimizi kuş diliyle, suflörler aracılığıyla değil açıkça ifade ediyoruz. Buna karşılık öteki tarafta neyin ne olduğu belli değil. İzmir'de ve diğer pek çok yerde olduğu gibi kimin kimi desteklediği belli olmayan bir ittifaktan ülkeye hayır gelir mi?"

Mitingde ilk olarak MHP lideri Bahçeli konuştu.

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları

"Ne husumet bitti, ne hain tükendi. Anadolu'yu fethedişimizin üzerinden 948 yıl geçti ama yankısı hala geçmedi, hesabı hala bitmedi. Bu hesaplaşmanın bir tarafında Türk-İslam Medeniyeti ve Türk milletinin yer aldığını, diğer tarafında zalimler, emperyalistler ve Türk milletinin içine kadar sızmış olan yerli iş birlikçilerin olduğunu ifade eden Bahçeli, "Biz bekamız için ecdadımızdan gücümüzü aldık. Biz bağımsız yaşamak için şehitlerimizden, şühedamızdan duamızı aldık. Elbette Milli Mücadelenin duruşuyla Cumhuriyet'in duruşuyla, Cumhur İttifakı'na ruh verdik. Milli bekamız için bir araya geldik.

"İZMİR'İ HİÇ KİMSE ÇANTADA KEKLİK GÖRMESİN"

Gündoğdu Meydanı'nda muazzam heyecan ve coşku sahibi kardeşlerim sayesinde İzmir'in dağlarında çiçekler açacak, altın güneş orada sırmalar saçacak, bozulmuş düşmanlar sel gibi kaçacak. İzmir'i hiç kimse çantada keklik görmesin. İzmir'i hiç kimse arka bahçesi zannetmesin. Güzel İzmir'de bir şey değişecek, bu suretle her şey değişecektir. Şımaranlara, yolunu şaşıranlara, 12 Eylül zulmünün mirasçılarına İzmir sırtını dönmeli. Daha müreffeh, geleceği daha güçlü bir yönetime daha fazlasını yapacak bir iradeye kucağını açmalıdır. Bu irade Cumhur İttifakı'dır. Cumhur İttifakı'nın büyükşehir belediye başkan adayı da tecrübe ve birikimiyle öne çıkan Sayın Nihat Zeybekci'dir.

YENİ ZELANDA TEPKİSİ

Haçlı seferleri sırasında kullanılan 'tanrı bunu istedi' sözü bir kez daha gündeme getirilmiştir. Karşımızda bir manyaktan, bir sapıktan, bir teröristten daha ötesi daha fazlası vardır. Ey Haçlılar biz buradayız, gelin de görelim. Ey Haçlılar bekliyoruz sizi hadi gelin de kanınızda boğalım. Beka sorununa inanmayan çulsuzlar, beka sorununu görmeyen çapulcular nasılsınız iyi misiniz? Türk ve İslam düşmanlarının emellerini hala fark edemediniz mi? Beka düzeyindeki tehlikeleri ve kaynağı yüzyıllar geriye giden husumetler hala idrak edemeyecek misiniz? Hiç kimse 'beka sorunu yok' demesin. Yeni Zelanda'daki bir cani tarafından sıkılan kurşunlar hepimize isabet etmiştir.

"YEGANE GÜVENCE CUMHUR İTTİFAKI'DIR"

Türk ve İslam düşmanlarının emellerini hala fark edemediniz mi? Beka düzeyindeki tehlikeleri ve kaynağı yüzyıllarca geriye giden husumetleri hala ifade edemeyecek misiniz? Hiç kimse beka sorunu yok demesin. Yeni Zelanda'da bir cani tarafından sıkılan kurşunlar hepimize isabet etmiştir. Kanı dökülen sadece masum ve mazlum kardeşlerimiz değil hepimiziz. Şimdi anlaşıldı mı beka niye önemli. Şimdi yerine oturdu mu 31 Mart seçimlerinin niçin beka seçimi olduğu ? Biliniz ki yedi düvel iş birlikçileriyle düşmemizi bekliyorlar. Biliniz ki Çanakkale'de yendiklerimiz İzmir'e kadar kovaladıklarımız tekrar karşımızdalar. Bu nedenle yegane güvence Cumhur İttifakı'dır. Tek çözüm Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'dir. Mahalli idareler yönetimleri de yeni hükümet sistemine uygun olmalıdır. Bir olursak Çanakkale'de olduğu gibi bu milleti geçemezler. El ele verirsek güç birliği içinde olursak Türkiye'yi yenemezler.

Milli Mücadele'de yüksek irade göstererek ihanete fırsat tanımayan kutlu ceddimiz gibi bugün de Cumhur İttifakı halinde benzer tehditlerle mücadele ediyoruz. Ancak bu kez maruz kaldığımız yüksek tehdit ve ileri tehlikeler daha sinsi, kapsamlı ve zorludur. Çünkü kökü dışarıda, ucu ve bağlantıları içerdedir.

"BUGÜN KARŞIMIZA ÇIKANLAR, DÜN ÇANAKKALE'DEN PÜSKÜRTÜLENLERDİR"

Bugün karşımıza tekrar çıkanlar, dün Çanakkale'den püskürtülenlerdir. Bugün karşımıza yeniden çıkanlar, dün İzmir'de denize dökülenlerdir. Biz bunlara asla müsaade edemeyiz. Bu zillete asla izin veremeyiz. Rengini şehitlerimizin kanından alan al bayrağımızın düşmesini, İstiklal Marşımızın susmasını, inancımızın mukaddes çağrısı olan ezanımızın kesilmesini, nifak ile bin yıllık kardeşliğimizin bozulmasını asla sineye çekemeyiz çünkü biz Cumhur İttifakı'yız, biz Türk milletiyiz, biz Türkiye'yiz. Dün ecdadımız reddetmişti, bugün Cumhur İttifakı, dün 57. Alay şehadete hazırdı, bugün Cumhur İttifakı, biz zilletin dayatmalarını bozmak için varız, var olmaya da devam edeceğiz.

"BİLİN Kİ SON SİPER CUMHUR İTTİFAKI'DIR"

Onlara ve emanetlerine layık olmak gayretiyle Cumhur İttifakı diyoruz. Bu ihtişamlı ve inanılmaz zaferin yaşaması için Cumhur İttifakı diyoruz. Buradan Türk milleti için hasmane duygular besleyenlere sesleniyorum. Buradan 104 yıl sonra Türk milletine kefen biçmeye hazırlananları uyarıyorum. Sakın aldanmayın. Sakın yanlış hesap yapmayın. 104 yıl önce bu hatanın bedelini Çanakkale'de ödediniz. İş birlikçilerinize bakarak, Türk milletini çaresiz sanmayın. İşte Cumhur İttifakı, işte Türkiye, işte kahraman İzmir, dimdik ayaktalar. Bu burçları asla geçemezsiniz. Türk milletinin hisarlarını kesinlikle aşamazsanız. Zillete düşenler, teröristlerle yol yürüyenler, PKK'ya, FETÖ'ye tutunanlar bilsinler ki son siper Cumhur İttifakı'dır. Son kale Türkiye Cumhuriyeti'dir.