Recep Ali AKSOYLU

Maç öncesi Başakşehir 43, Fenerbahçe 38 puana sahipti. Ev sahibinin galibiyeti halinde fark 8 puana yükselecek, yüklenilecek motivasyon kaybı ile de Fenerbahçe matematiksel olarak iddiasını sürdürüyor olsa da açıkçası pek de şansı kalmayacaktı. Beklenenin aksine Aykut Kocaman bu müsabakada daha başarılıydı, iyi pas yapma becerisi olan Başakşehir’e pres uygulayarak hem geriden oyun kurma fırsatı vermedi, hem de bu sayıda rekor sayılabilecek kadar top kapıp rakip kalede tehlikeli oldu. Neticede alınan 2-0 galibiyetle de lig sonunda olası bir puan eşitliği halinde ikili averaj üstünlüğünü de elde etmiş oldu. Şükrü Saraçoğlu’ndaki ilk maçı Başakşehir 3-2 almıştı. 

İyi de amacım maç kritiği yapmak değildi ki. Yazının başlığı da zaten “Konjonktüre Göre Tercih.” Oysa buraya kadar müsabakanın kısa bir kritiğini yapmışım. Geleyim saadete.
Maç öncesi sosyal medya paylaşımımda Fenerbahçeli olduğum için değil, Başakşehir’in başarılı olmaması için sarı lacivertlilerin kazanmasını istediğimi yazmıştım. Çünkü kamu destekli takımların yarışmacı liglerde hiçbir şekilde yer almasını haksız rekabet, kamu kaynaklarının israfı ve adaletsiz dağılımı gibi nedenlerle doğru bulmuyorum.
Bugünkü maç öncesi ve sonrasında bir kez daha müşahede ettim ki, böyle düşünenler azımsanamayacak kadar da çokmuş. Kamu kaynağını tribünde seyircisi dahi olamayan popüler spor branşlarında yarışmacı takımlara değil, sporun ve spor kültürünün gelişmesine, geliştirilmesi gereken spor dallarına, hatta kitle sporuna kullanmalı. Daha ötesi en ideal yönetimsel kuralları sağladıktan sonra güncel yarışma sporunun zımni veya aleni müdahili de olmamalı.
Eleştirim, hassasiyetim sadece futbol değil, tüm branşlarda. Bir örnekle tamamlayayım. Erkekler Voleybol Ligi. Sahada iki kamu bankasının takımı, üstelik antrenörler dahil sahada ki oyuncuların tümü yabancı. Bu fotoğrafın Türk sporuna ne katkısı olabilir ki!
Başakşehir – Fenerbahçe müsabakasını da diğer derbi maçlarda olduğu gibi kalabalık grup halinde izledik. Beşiktaşlısı, Fenerlisi, Galatasaraylısı bir arada. İstisnasız 3 büyük takımın taraftarları net olarak,”Başakşehir şampiyon olacağına ezeli-ebedi rakibimiz şampiyon olsun” ifadesini kullanabiliyorsa sporseverlerin bu konuda ki rahatsızlığı ve net tavrı da aleni gözüküyor.

Ben de bir Fenerbahçe taraftarı olarak ifade ediyorum ki, “Biz olamıyorsak, Başakşehir şampiyon olacağına ezeli ve ebedi rakibimiz Galatasaray yada Beşiktaş Şampiyon olsun.”
Son cümlemde TFF 1.Lig’den olsun. Spor, özellikle de futbol Anadolu kentleri açısından çok şey ifade ediyor. Bu yaklaşımla süper ligde mücadele edecek takımlara bir İstanbul takımı daha eklenmesin. Çaykur Rizespor, Ankaragücü ile beraber bir başka Anadolu takımı daha 1.ligde inşallah ipi göğüsler.
Bir de başlığı değiştireyim, spor dışında da konjonktüre göre tercihler değişebiliyor, sporun içinden bir başlıkla düzeltip paylaşayım.

Recep Ali Aksoylu