A24.com.tr » politika » Devlet Bahçeli'den sert tepki: "Çocuk istismarcıları idam edilsin"

Devlet Bahçeli'den sert tepki: "Çocuk istismarcıları idam edilsin"

Devlet Bahçeli'den sert tepki: "Çocuk istismarcıları idam edilsin"

Partisinin meclis grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, Türkiye'yi ayağa kaldıran çocuk istismarı olaylarına nefret kusarken, suçlular için idam cezası getirilsin dedi.

Adana'da 3 yaşındaki çocuğa cinsel istismar olayı günlerdir Türkiye'nin gündeminden düşmüyor. Partisinin meclis grup toplantısını çocuk istimarına tepki gösterek başlayan Bahçeli, "Çocuklarımızı namussuzlara teslim etmeyeceğiz." dedi.

AHLAK SÖNERSE BEKA SİLİNİR GİDER"

Kalem ve fikir sahipleri sosyal krizlere, ahlaki bunalımlara manevi dokunuşları ile cevap üretmek durumundadır. Diken battığı yerden, battığı zaman çıkarılmalıdır. Bekanın çöküşü yalnızca güvenlik duvarlarının yıkılması ile gerçekleşmez. Ahlak sönerse beka silinir gider. Milli ruh demek milli ahlak demektir. Bunun tersi de doğrudur. Milli bekanın geleceği, milli ahlakın varlığı ile temellenmiştir. Özellikle Adana ve Antalya'da vuku bulan çocuk istismarları duygu sahibi her vatan evladını infiale sürüklemiştir. En rezil, en çarpık suçlar kadınlara, bebeklere, çocuklara karşı işlenmiş ve işlenmektedir. Milletimizin tamamı beddua ile tepki göstermişlerdir. Nasıl ifade edeceğiz? Bir sapığın günahı mı diyelim, bir pedofili vakası mı görelim? Allah için durup sorgulayınız. Tertemiz sabinin gözüne bu şartlar altında nasıl bakacağız, onlara ne anlatacağız?

"NAMUSSUZLARA ÇOCUKLARIMIZI ASLA TESLİM ETMEYECEĞİZ"

Çocuklarına kastedilmiş bir medeniyetin umutları kırgın, hayalleri kırıktır. Cinsel obje görülen, evlilik yaşı ile ilgili toto oynar gibi görüşler paylaşılan milletin hüznü dağlar kadardır. Telafisi aciliyet arzeden bir ahlak görevidir. Bu da bir beka sorunudur. Üstesinden gelinmesi mecburiyettir. Sorumluluklarımız sadece siyasetle kısıtlı görülmemelidir. Durduramıyorsak mutlaka yapılması gereken bir şey eksiktir. Nesillerimizi heba edemeyiz. Gelecekten tasarruf yapamayız. Alçaklara, namussuzlara çocuklarımızı asla teslim etmeyeceğiz. Çocuğa sahip çıkamazsak medeniyetimiz ile övünmeye hakkımız kalmayacaktır. İnsanlığı çoğaltmaktan başka seçeneğimiz yol kalmamıştır. İman, imansızlıktan, ahlak, ahlaksızlıktan korkmayacaktır. Kadına el kalktığı müddetçe, çocuklarla ilgili cinsel istismar suçları duyulduğu sürece demokrasiden bahis açmak imkansızdır.

"YA ANASINDAN DOĞDUĞUNA PİŞMAN EDİLMELİ YA DA DARAĞACI KURULMALI"

Sapıklığın yeşerdiği sosyal bünye suratla tedavi edilmelidir. Bunlara hayat haram edilmeli, gün yüzü ise ilelebet karanlığa dönüştürülmelidir. Yasal düzenlemeler şu ana kadar sonuç vermemiştir. Şiddet devam etmektedir. Bu selin önüne geçmezsek, meçhul akıbetlere sürüklenmemiz kaçınılmazdır. BM tarafından 20 Kasım 1989'da onaylanan Çocuk Hakları Sözleşmesi bir insan hakları belgesidir. Türkiye 1990'da imzalamıştır. Zararlı etkilerden istismar ve sömürüden korunma hakkı insanlık vicdanının teminatı altındadır. Kim ki çocukların hakkını, hukukunu inkar ve imha etmeye kalkıyorsa ya anasından doğduğuna pişman edilmeli, ya da kurulacak bir dar ağacında boğazına yağlı urgan geçirilmelidir. 

YORUMLAR
  YGS 2017 sonrası paylaşılan en komik ve ilginç capsler
YGS 2017 sonrası paylaşılan en komik ve ilginç capsler